26 Ocak 2014 Pazar

Anadolu Kulüpleri Neden Kaybeder?


Anadolu Kulüpleri Neden Kaybeder?

Anadolu kulüpleri bazen kendi kendine kaybediyor şeklinde değerlendirmeler olur. Bunun altında yatan bazı nedenlerden biri de kazanmaya yakın oldukları maçlarda dahi bir şekilde goller idyerek kaybetmeleri söylenebilir.

Anadolu takımlarının temel hastalıklarından biri öne geçtiği maçlarda bunu korumakta zorlanmalarıdır. Kimine göre kadro yetersizliği kimine göreyse takımın saha içindeki baskıya cevap verememesinden bahsedilir. Burada garip olan nokta da şu artık takımların neredeyse yarısından fazlası yabancı futbolculardan oluşuyor peki hala neden bu durum söz konusu.

Burada yerli oyuncuların hala mental olarak eskileri olduğunu görmek lazım. Öne geçtiğinde otomatik olarak geri çekilen oyuncular o kadar çok ki. Siz rakibe hadi bana gel demeye başlarsanız ve top sürekli sizin yarı alanınızda ve hatta kalenizin önünde gezmeye başlarsa o topun kaleniz girmesine şaşırmamak lazım.

Özellikle bu tarz geri çekilmeler büyük takımlara saha içinde daha fazla öz güven veriyor. Bir süre sonra Anadolu takılarının oyuncularında saha içinde her an bir şey olacağı paniği yaşanıyor.

Yani bazı Anadolu takımları kendi sonlarını kendiler hazırlıyorlar. Kanaatim şu öne geçtiğinde geriye çekilmeyen aksine orta alanda çoğalan bir Anadolu takımının maçı kaybetmesi zorlaşır.

14 Ocak 2014 Salı

Engin Baytar Yanlış Yapıyor



Engin Baytar Yanlış Yapıyor

Spor medyası iki gündür Engin Baytar'ın açıklamalarını konuşuyor. Engin Baytar tek kelime ile saçmaladı.

Düşünün bir takıma gelmişsiniz ( Rizespor ). Sizden beklenti var ve siz ilk basın açıklamanızın neredeyse tamamını küçük çocuklar gibi şikayet ederek geçiriyorsunuz. 

Engin bugüne kadar gittiği her kulüpte sorun yaşamış ya da yaşatmış bir oyuncu aksine hep kendisine sahip çıkılmış. Engin Baytar'ın atladığı bir başka konuda artık bir takımda ilk 11 oynamak o kadar kolay değil. Kadroların genişlemesinin sebebi de performans değişmelerine karşın rotasyon yapılması.

Geçmişe dönelim. Engin süper bir sezon geçiriyor ve Galatasaray'ın en etkili oyuncularından biri oluyor. Sonra gidiyor yeni sezonun ilk resmi maçında hakemin yakasına yapışıyor neredeyse yumruk atacak. Daha tuhaf olanı kendisine gösterilen kırmızı kart sonunda buna şaşırıp tekrar hakemin üstüne yürümesi. Açıkçası dünkü açıklamalarını da dinleyince ben Engin'in ruhsal olarak sıkıntıları olduğunu düşünüyorum.

Engin Baytar'ın yapması gereken geriye bakmadan çalışmalı tekrar eski günlerine dönebilir. Yaşı genç sadece olgunlaştım cümlesini icraata geçirmeli 



11 Ocak 2014 Cumartesi

Fikret Orman ve Sabır


Fikret Orman ve Sabır

Herkesin efendiliğine saydığı bir iş adamı ve Beşiktaş Spor Kulubü başkanı. Yalnız yaptığı bir yanlış var o da süre olayını fazla abartması. Beşiktaş’ın başkanının sürekli Anadolu kulübü başkanı gibi şikayet etmesi ya da birkaç milyon dolarlık transferleri bile çok pahalı olarak adlandırması. Beşiktaş’ın Galatasaray veya Fenerbahçe’nin karşısında rekabet gücünün olmadığını gösteriyor.


Sürekli olarak stad yapıldıktan sonra her şeyin değişeceğinden bahsetmesi şimdilik taraftarını teskin ediyor ancak stadın açılmasıyla beklentilerin tavan yapacağı kesin. Taraftarlar flaş transferler istediğinde de ağız alışkanlığı olursa işi zor. Sayın Fikret Orman’ın sakin kişiliği toplumda sempati topluyor. Ancak son on yılda üstelikte Sivas spora karşı alınan tek şampiyonluk bir an evvel büyük düşünen Beşiktaş’ı canlandırması gerekiyor vakit daralıyor.






7 Ocak 2014 Salı

Koş Bakalım Koş Bakalım


Koş Bakalım Koş Bakalım

Televizyonlarda gün boyunca sohbetlerde duyuyoruz. Şu futbolcu bu kadar koştu, öbürü şu kadar koştu. Ne on bir kilometreler ne on iki kilometreler uçuşuyor. Burada nedense kimsenin sormak istemediği soru şu; Sayısal verileri doğru yorumluyor muyuz? Yani futbolun ruhuna göre mi yoksa sayısal sayıların ruhuna göre mi yorumluyoruz?

Doğru yorumlamak demek şudur; Sayısal veriler olayın zahiri yönüdür ve derki ben buyum beni analiz et. Yani her dediğime doğru deme ne demek istediğimi anlamaya ve futbolun ruhuna göre beni doğrula ya da yanlışla.

Siz eğer sahadaki futbolcunun 20 kilometrenin altında topa uzak ve tehlike yaratmayacak alanda sürekli etrafınızda dolaşırsanız sayısal verileri bunu da kapsar. Zaten garip olan rakamlar birbirine yakınken futbolcuların sahadaki etkinlik derecesinin değişik olmasıdır.

İnanın çıplak gözün verdiği data çok zaman sayıların verdikleriyle uymayabiliyor. Tekrar söylüyorum sayılar beni yorumla der bana itaat et demez.